17 Ekim 2020 Cumartesi

KIRŞEHİR HATIRASI


   5 yıllık oyunculuk serüvenim boyunca ilk turnem Kırşehir'e gitmek oldu. Çalıştığımız belediyemiz ile ortak prodüksiyon ile güzel bir yolculuk geçirdiğimiz, ne kadar üşüsek de Bozkırın ve Anadolu'nun sanatın değer bulmuş bir şehre adım atmak çok heyecanlıydı. Tabi ki Değerli büyüğümüz Neşet Ertaş ustamızın doğduğu ve büyüdüğü bir ortamın kokusuna şahit olduk ekip arkadaşlarıma. Ama şunu söylemeliyim ki gerçekten bir bozkır havasında üşümemek elde değil. Yemeklerinden tutunda, tarihi dokusunda bile insanın içine sessiz ve huzur dolu bir havada 2 günlük bir macera yaşamak bile yetti aslında. Ahi Evran Türbesinden tutun bütün sanatçılara özel bir kültür evinin olması sanata gerçekten bu kadar değer verildiğini tahmin etmemiştim. 

   Gecenin 24:00'de başlayan yolculuk ile Aziz Nesin Vapuru ve Kaba Korsan Hazine Adası Tiyatro ekibi ile güzel bir anı yaşadığım için. Değerli yönetmenimiz Abdullah Ercan Tulunay hocamıza teşekkürü bir borç bilirim. Neşet Ertaş Türküleri ile çıktığımız yolda güle eğlene ekibimizin dinamik ruhuna doyum olmayacağına kanaat ederim. Sabahın 09:00'nda vardığımız Sanat şehrine adım atarken içime bozkırın soğuğu değil, bir heyecan titremesi geldi. Tabi şaka bir yana soğuktan da üşümüştüm yalan değil. Yerleştiğimiz öğretmenevinden sonra güzel bir sabah kahvaltısı, Kırşehir'in Ağalar konağı, Neşet Ertaş Müzesinin ve içinde bulunan Balmumu heykeli ile sanki yaşıyormuşçasına karşımızda olduğunu hissetmek bile çok güzel bir duygudur.

  Neşet Ertaş Müzesi

 Neşet Ertaş Gönül Sultanları Kültür Evi içerisinde ozanlık kültürünü yansıtan sazlar sergileniyor. Farklı saz türleri seçilerek müzeye konulmuş olup sesli bilgilendirme sistemine sahip olan müze içerisinde ozanlara ait bilgilendirmelerin olduğu kısımlar ile anlatılmaktadır. Anadolu’da farklı değerlere sahip ozanlara ait olan görsellerinin bulunduğu bu müzeyi Kırşehir’e geldiğiniz takdirde ziyaret etmelisiniz. Geçmiş ve geleceği birbirine bağlamayı hedefleyen müzede Neşet Ertaş hatırasına bir oda da bulunmaktadır. Hem fotoğraflarını görüp hem de ozanın sesinden eserler dinleyebiliyorsunuz.

 Ahi Evran Cami ve Türbesi

    10 ve 11. yüzyıllarda İslam’ın kabul edilmesinin ardından Asya‘dan ve Anadolu’ya göç eden Türk esnaf ve sanatkarlara Anadolu’da is fırsatları yaratmak, mal ve ürünlerin kalitesinin korunmasını sağlamak, Bizanslı esnaf ve sanatkarlarla rekabet edebilir duruma getirmek, ihtiyaçlara uygun olarak üretimi düzenleme ve Türk milletinin ekonomik özgürlüğünün sağlanması ve ihtiyacı olanlara her alanda destek verme gayesiyle Ahi Evran tarafından kurulan örgüt Anadolu’dan Orta Asya’ya kadar esnaf ve sanat ustalarını tek çatı altında toplamaktadır.

Teşkilatın kurucusu, 32 esnaf ve sanatkarın başı olarak nitelendirilen ve 13. yüzyılda toplum önderlerinden biri olan 1171-1261 yılları arasında yaşamış Ahi Evran’ın Kırşehir’de yer alan zaviyesi, Osmanlı İmparatorluğu zamanında teşkilat hakkında kararların alındığı merkez konumunda olması sebebiyle ve Ahi Evran’ın türbesinin burada bulunmasıyla Ahilik Teşkilatı’nın günümüze sapasağlam gelmiş en önemli örneği olma niteliğini taşımaktadır.

  Ağalar Konağı Kırşehir de eski ünlü ağaları aileleri ile yaşadığı tarihin en güzel en unutulmaz yaşantısı gözümde canlandı. O zamanki yıllarda yaşamak isterdim. Ve sırada sahne de yerimizi aldık. Hem belediye ekibinde destek veren çalışanlarına, bizi kendi ailelerin üyeleri gibi ağırlandılar. Hiçbir siyasi sebeplerden dolayı insan ayırt etmeden, dil, din, ırk ayırt ekmeksizin çok güzel anılar yaşattılar. Oyunlarımızı oynadık, sahne sonrası veda yemeği ile tekrardan kendi şehrimize döndük. Tekrardan görüşmek nasip olur mu bilemem ama yeniden ve her zaman aklımda unutulmayacaklarım arasında kalacaksın. Tekrar buluşuncaya kadar Kırşehir. Bende Neşet Ertaş'a çok selamlar söyle. Elbet bir gün buluşacağız. 

    SAYGILARIM VE SEVGİLERİMLE...

Hiç yorum yok:

Öne Çıkan Yayın

Tiyatro ��: İNSANLIK BÖYLE BİR ŞEY

Tiyatro ��: İNSANLIK BÖYLE BİR ŞEY :     İNSANLIK BÖYLE BİR ŞEY   Geçen zaman diliminde sosyal medya da gördüğüm bir insanlık öyküsünü anl...